Çocuklarımızın Erken Yaşta Bilimle Tanışmasının Önemi

Çocuklarımızın Erken Yaşta Bilimle Tanışmasının Önemi

ÇOCUKLARIMIZIN ERKEN YAŞTA BİLİMLE TANIŞMASININ ÖNEMİ NEDİR?

Geleceğimizin Teminatı Çocuklarımız

Çocuklar bizim geleceğimizdir. Çocuklarımız 20-30 sene sonraki doktorumuz, öğretmenimiz, mühendisimiz, bilim insanımızdır. Geleceğimizi şekillendirmek bizim elimizdeyken, oturup şimdiki zamanı eleştirmek hiçbir şey kazandırmaz aksine geleceğimizi de riske atar.

 

Araştırmalar gösteriyor ki çocukların büyük bölümü 14-15 yaşına kadar tanıştıkları mesleklere yöneliyor. Çocuklarımızın bilimle uğraşmasını, bilimle ilgilenmesini istiyorsak erken yaşlarda deney setleriyle, laboratuar malzemeleri ve ürünleri ile tanıştırmak gerekiyor.

 

Aslında insan doğduğu andan itibaren hayatı deneyimleyerek öğrenir. 3 aylık bir bebek acıktığı zaman doğal bir refleks olarak ağlar çünkü kendisini ifade edebileceği başka bir yol yoktur. Ancak 1 yaşındaki bir bebeğin ağlama sebebi ağladığı zaman anne-babasının veya başka birinin onunla ilgileneceğini deneyimlemiş olmasıdır. Bunu doğal yollardan deney yaparak öğrenmiştir. Anne babası deneyimlememesi gerektiği şeyleri öğretir. Bebek sıcak bir nesneye yaklaştığı zaman Anne babası dokunmaması gerektiğini söyler. Anne baba yine de çocuğunu ikna edemediğini bilir. Sıcaklığı düşük olan bir çay kaşığına veya çay bardağına çocuğunun elini değdirerek “bak gördün mü” der. Çünkü anne baba bilir ki söylediği şey havada kalmıştır bunu deney yaparak çocuğu ikna etmeleri gerekmektedir ve çocuğu ufak bir deneyle ikna ederler. 

 

Çocuklar büyüdükçe deneyleme azalır bu yüzden bilgiler havada kalır. Çocuk okula başlar okulda bitkilerin canlı olduğu söylenir ama ne yazık ki bir çiçek alınıp cam kenarına konulduğu zaman güneşe yöneldiği gösterilmez.

 

Çocukların bilime yönelmeleri ve deneyleme özelliklerini kaybetmemeleri için çok basit bir deney için bile olsa çocuklar laboratuvara götürülmelidir. Deney önlüğü, deney gözlüğü, eldiven giydirilmeli, deney malzemeleriyle zaman geçirmesi sağlanmalı ve laboratuar ürünleri ve laboratuvar ortamı sevdirilmelidir. Çocuk ileride o ortamda çalışmayı istemeli, laboratuar ortamını sevmelidir.  Aksi takdirde 20 yaşındaki bir insana bilimi sevdirmek çok kolay değildir. Sevdirmiş bile olsak o mesleğe yönlenmesini sağlayamayız.

 

Öğrencilerin Bilimi ve Deneyi Sevmesinin Avantajları

  • Sorgulayan bireyler olurlar
  • Akademik olarak başarılı olurlar
  • Olaylar arasında neden sonuç ilişkisi kurabilirler
  • Sosyal hayatları gelişir
  • Doğa olaylarını daha kolay anlamlandırabilirler

 

Bilim ve Deneylerden Nobel'e Uzanan Başarı Hikayesi

Nobel ödüllü bilim insanımız Aziz SANCAR röportajlarında milliyetçi bir ailede büyüdüğünü küçüklüğünden beri hep Türk milletine, insanlığa faydalı olmak için çalıştığını, bilime merakının ortaokul yıllarında başladığını söylemiştir. Bu amaçlar doğrultunda ömür boyu çalıştığı asla pes etmediğini göğsünde Türk Bayrağı taşımanın verdiği gururu her röportajında belirtmiştir.

 

Yeni Aziz SANCAR’LAR yetiştirmek üzerimize düşen en büyük görevlerden birisidir.  Bunun için çocuklarımızı hep bilimle iç içe yaşamalarını sağlanmalı, bilimi sevdirmeli ve bilimin önemi anlatılmalıdır.

 

Bilim ve Korona Virüs

2020 yılında dünyayı etkisi altına alan Korona virüsünü örnek olarak vermek gerekirse; bu virüs çok kısa bir sürede dünyada günlük yaşamı tamamen değiştirdi. Şehirler karantina altına alındı. Yeni hastaneler, yeni araştırma merkezleri kuruldu. Toplu etkinlikler, maçlar, okullar ertelendi veya iptal edildi. Şu an binlerce bilim insanı bu virüse karşı aşı ve ilaç bulmaya çalışıyor. İnsanların aşı bulması için umut beslediği ülkeler arasında ne yazık ki Türkiye yok.

 

Türkiye’de bu virüsün laboratuar ortamında yapıldığına -yapay bir virüs olduğuna- inanan insan sayısı hiç de küçümsenecek seviyede değil. Nüfusun ciddi bir kısmı bu virüsün doğal olduğuna inanmıyor. Bu düşüncenin komplo teorisi mi yoksa gerçeklik payı var mı henüz bilmiyoruz. Laboratuvar ortamında üretilecek bir virüsün tüm dünyayı değiştirilebileceğine inanılıyor. Dediğim gibi şu an bu sadece komplo teorisi. Bilim insanları bu hastalığın hayvanlardan insana geçtiğini söylüyorlar. Bilim insanların bu açıklamalarına rağmen yapay olduğunu düşünenlerin sayısında pek bir azalma olmadı. Bu düşüncenin iyi tarafı Türk insanının bilimin gücüne olan inancını gösteriyor.

 

Bilime olan bu inancımızı çocuklarımıza da aşılamalıyız.

 

Öğrencilerimize bilimi sevdirmek için Oscar Eğitim Araçları ve OscarLab olarak eğitim kurumlarına laboratuvar sistemleri kuruyor ve tüm laboratuvar malzemeleri ve ihtiyaçlarına cevap veriyoruz. Öğrencilerimizin güvenliği için her zaman en kaliteli ürünleri temin ediyor ve hızlı bir şekilde ulaştırıyoruz.

Etiketler: erken yaşta bilim,bilim ile eğitim,bilimin önemi
Mart 06, 2023
Listeye dön
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR
Çerez Kullanımı

Sizlere en iyi alışveriş deneyimini sunabilmek adına sitemizde çerezler(cookies) kullanmaktayız. Detaylı bilgi için Kvkk sözleşmesini inceleyebilirsiniz.